“Kış aylarında başımı hangi yöne çevirsem hasta biri ile karşılaşıyorum, özellikle domuz gribinden çok endişe ediyorum” diyorsanız, kişisel tedbirlerinizi almanız hastalıktan korunmak için büyük önem taşıyor. Memorial Şişli Hastanesi Klinik Laboratuvarlar Koordinatörü ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Kenan Keskin, domuz gribinden korunma önerileri hakkında bilgi verdi.
Domuz gribi hızla yayılıyor
Domuz gribi, normalde domuzlarda görülen İnfluenza A adlı virüsün H1N1 alt tipinin mutasyon geçirerek insandan insana bulaşma yeteneği kazanmasıyla dünyanın gündemine oturdu. İlk olarak 2009 Mart ayında Meksika ve Amerika’da görülen ardından tüm dünyaya yayılan hastalık, son 50 yılın en önemli salgını haline geldi. Ancak son dönemlerde Influenza A/H1N1 sezonal grip etkeni bir virüs olarak karşımıza çıkmaktadır.
Hastalığın etkeni olan virüs, soğuk ve nemli ortamda daha uzun süre canlılığını koruyabilmektedir. Yüksek ateş, öksürük ve boğaz ağrısı ile ortaya çıkmakta ve hastalık pek çok insanı yatağa düşürmektedir.
Yakın temastan kaçının!
Virüs kışın daha kolay bulaşmakta ve vakaların sayısında artış görülmektedir. Kışın kapalı ve kalabalık ortamlarda geçirilen sürenin daha uzun olması, soğuk hava nedeni ile mekanların iyi havalandırılmaması ve hasta kişilerle temas etmek durumunda kalınması nedeni ile hastalık yaygınlaşmaktadır. Okul çağındaki çocuklar gibi kalabalık ortamlarda bulunanlarda hastalığa yakalanma oranı yüksek iken; yaşlılarda ve altta yatan kronik hastalığı olanlarda gribe bağlı hayati risk oranı daha yüksektir. Hastalık özellikle yaşlılar, kalp-akciğer-böbrek hastaları, diyabetliler ve kanser hastaları üzerinde ciddi tablolara neden olabilir.
Domuz gribi aşısı olun
Bulaşıcı hastalıklardan korunmanın en etkin ve kolay yolu o hastalığın aşısını yaptırmaktır.
Aşılanma gerçekleşene kadar;
- Ellerinizi sık sık, özellikle öksürdükten veya hapşırdıktan sonra su ve sabun ile yıkayın. Bunun mümkün olmadığı hallerde dezenfektan içeren ıslak mendilleri kullanın.
- Estetik ve toplumsal kaygılar nedeniyle maske takmaktan çekinmeyin. Maske enfeksiyonun bulaşmasını engellemek için önemli bir yöntemdir.
- Öksürürken veya hapşırırken ağzınızı kağıt mendil ile kapatın. Kullandığınız mendili çöpe atın.
- Yeterli sıvı almaya (günde 2-2,5 litre) özen gösterin. Bol vitamin ve mineral içeren sebze ve meyveleri tüketin.
- Bulunduğunuz ortamın uygun sıcaklıkta olmasını ve yeterli havalandırılmasını sağlayın.
- Toplu taşıma araçları, kapı kolları ve telefonlar bulaşımın hızlı olduğu alanlardır. Temas halinde ellerinizi ve kıyafetlerini dezenfekte etmeye özen gösterin.
- Öksürdükten veya hapşırdıktan ya da hasta olma ihtimali olan birisi ile el sıkıştıktan sonra, elinizi yıkayıncaya kadar; gözünüze, burnunuza veya ağzınıza sürmeyin.
- Hasta kişilere yakın temastan sakının. Temas zorunlu ise maske ve eldiven kullanın.
- Grip belirtileri olursa hemen doktora veya hastaneye başvurun.
- Bir işyerinde yöneticiyseniz çalışanlarınız arasında hasta olanların iyileşene kadar istirahatli olmasını sağlayın. Böylece hastalığın işyerinde yayılmasına da engel olabilirsiniz.
Suya sabuna dokunun!
Ellerin su ve sabun ile yıkanması mikroplardan korunmanın en etkili, en ucuz ve en kolay yoludur. Ancak etkili olabilmesi için en az yarım dakika süreyle ve parmak araları da dahil olmak üzere her yerin iyice yıkanması gerekmektedir.