Selülit, yani cilt altındaki yamru yumru yağ birikintileri, hemen her kadında görülmekte ve bu söylediğimiz sadece öylesine bir varsayım değil.
Bilimsel çalışmalar ve istatistikler on kadından dokuzunda selülit olduğunu söylüyor. Biz her ne kadar kiloları suçlamaya meyilli olsak da aslında selülitin esas sorumlusu genlerimiz olarak kabul ediliyor. Genlerin ardından vücudumuzdaki toksinler ve hormonlar da selülit oluşumunu tetikleyen diğer faktörler.İşte bu nedenlerden dolayı doktorlar, vücutta bir kez selülit ortaya çıktığında bu çukurlu, portakal kabuğu diye tabir edilen ve hiç hoşumuza gitmeyen görüntüyü sıfırlamanın bir çaresi olmadığını belirtiyorlar.
Selüliti yok etmeye uğraşmaktansa, görüntünün kötüleşmesini ve vücutta selülitin artmasını engellemeye çalışmak daha mantıklı görünüyor. Üstelik bunun için pahalı kozmetikler, cerrahi müdahaleler değil,sağlıklı beslenme en iyi çare olarak gösteriliyor.
Selülite iyi gelen yiyeceklerin selülit oluşumunu yavaşlattığı ve cildi sıkılaştırarak selülitli görünümü hafifletebileceği gözlemlenmiştir. Şimdi selülite iyi geldiği bilinen yiyecekleri ve doğru beslenme alışkanlıklarını yakından inceleyelim.
Selülit Düşmanı Yiyecekler
Brokoli: Besin değerlerine bakıldığında açık ara pek çok sebzeyi geride bakan brokoli hem sağlık hem de güzellik açısından destekleyici pek çok vitamin ve mineral barındırır. Ancak diğer yiyecekleri gölgede bırakan esas özelliği ise içerdiği alfa lipoik asittir. Alfa lipoik kollajen liflerinin sertleşmesini engeller. Bu da selüliti önlemek adına önemli bir adımdır çünkü cilde canlılığını veren kollajen lifleri sertleştikçe, deri altında selülit görünümüne neden olurlar. Haftada 3-4 kez haşlanmış brokoli tüketmeniz sağlık ve güzellik açısından yararlı olacaktır.
Domates: Domatese canlı kırmızı rengini veren ve özellikle kadınlar için mucizevi bir antioksidan olarak kabul edilen likopen maddesi kan dolaşımını canlandırmaya da yardımcıdır. (Likopen içeren diğer meyveler karpuz, kayısı ve pembe greyfurt da yine hem sağlık hem güzellik açısından beslenme listesine eklenebilir.) Ayrıca C ve E vitaminleri açısından da son derece zengin olan domates, tüm bu içeriğiyle cildin sıkılığını korumasına ve kolajen üretimine destek olur.
Elma şırası sirkesi: Eğer hızlı bir vücut detoksu yapmak istiyorsanız yemeklerinize elma şırası sirkesi eklemeye başlayabilirsiniz. Bağırsaklardaki zararlı bakterilerin temizlenmesine yardımcı olan bu sirke aynı zamanda karın ve kalça bölgesindeki su tutulmasına da iyi gelecektir. Bütün bu olumlu etkiler elbette selülitli görünümün azalması anlamına da gelir.
Kişniş: Maydanozu andıran ve maydanozdan daha keskin bir tadı ve kokusu olan kişniş, salatalarınıza ekleyebileceğiniz lezzetli bir bitkidir. Kişnişin selülite karşı önerilen bir yiyecek olmasının ana nedenine gelince ilk olarak vücuttaki yağ hücrelerine değinmemiz gerekir. Yağ hücrelerinin yayılmasının nedeni vücuttaki toksinler ve ağır metallerdir. Kişniş bu zararlı maddeleri bir potada birleştirip vücuttan atılmalarını sağlar. Ne kadar diyet yaparsanız yapın eğer vücudunuzu toksinlerden
arındırmazsanız, yağ hücreleri vücutta yayılmaya devam eder.
Kuşkonmaz: Kuşkonmazın olağanüstü iltihap giderici özellikleri vücutta gaz nedeniyle kaynaklanan şişkinliği önler. Üstelik kalorisi düşük bir yiyecek olduğu için de gönül rahatlığıyla tüketilebilir. Kan dolaşımını da canlandıran bu sebze selülitin başlıca kaynağı olan toksinlerden vücudu arındırmaya yardımcıdır.
Muz: Muz harika bir enerji kaynağıdır ve ayrıca cilde iyi geldiği bilinen çinko benzeri mineraller içerir. Muzun içerdiği potasyum, kan akışını da hızlandırır ve böylece selülite iyi gelen yiyecekler arasında yerini alır. Egzersize başlamadan önce bir muz yiyebilir ya da sabahları meyve salatanıza bir tane doğrayarak bu meyveden faydalanabilirsiniz.
Salatalık: Ne yaşta ya da hangi ölçülerde olursanız olun, vücudun su tutması selülit oluşumunu tetikleyebilir. Bu durumda salatalık benzeri idrar söktürücü yiyecekler hem fazla suyu atmanızı hem de vücudun toksinlerden arınmasını sağlayabilir. Kereviz, kuşkonmaz ve soğan da idrar söktürücü özelliğinden yararlanabileceğiniz diğer sebzelere örnek verilebilir.
Sarımsak: Pek çok açıdan faydalı olan sarımsak artık beslenme uzmanı tarafından doğal bir antibiyotik olarak kabul ediliyor. Kolesterolü düşüren ve bağışıklık sistemini güçlendiren sarımsak ayrıca kan dolaşımı üzerindeki olumlu etkisiyle vücudumuzdaki başlıca selülit kaynağını, yani zararlı maddeleri atmamıza da yardımcı oluyor.
Su: Vücudunuzun su tutması ve ödeme yol açması asla su içmenizle alakalı bir durum değildir. Dolayısıyla asla su içmeyi ihmal etmemeli ve günde en az 8 bardak su içmelisiniz. Su hem vücuttaki zararlı maddeleri atmanız için doğal bir detoks yöntemidir hem de cildinizin sağlığı açısından önemlidir.
Tam tahıllar: Esmer pirinç, tam tahıllı makarna ya da diğer tam tahıllı yiyecekler uzun süre tok tutan enerji kaynaklarıdır. Böylece size selülit olarak geri dönecek şekerli, tuzlu, yağlı abur cubur ihtiyacını önleyebilirler. Ayrıca antioksidan özellikleri sayesinde vücuttaki zararlı maddelerin atılmasını sağlar ve bu şekilde selülit savaşında önemli bir yardımcı olarak öne çıkarlar.
Turunçgil meyveleri: Portakal, greyfurt ve limon benzeri tüm turunçgiller selülitle savaşta yardımcı olabilecek meyvelerdir. Vücudumuzda biriken yağ hücreleri, cildin kollajen lifleri denilen ağ tabakasını zorlayarak cildin yüzeyine yaklaşır ve selülit görünümü ortaya çıkar. İşte turunçgiller, içerdikleri bol C vitamini ile kollajen liflerini güçlendirir ve bu ağın yağ yüzünden çukurlaşmasını zorlaştırır. Ayrıca kan dolaşımını da iyileştirirler. Ancak şeker ve su bileşimi olan bu meyveleri eğer ağır bir yemeğin ardından tüketirseniz, sindirimi yavaşlatıp gaz yapabilirler ki bunun anlamı vücutta zararlı maddelerin çoğalması ve selülit demektir.
Yağlı balıklar: Peynir, sosis ya da diğer benzeri şarküteri ürünlerinde kullanılan işlenmiş yağlar, selüliti engellemek isteyenlerin kesinlikle uzak durması gereken yağlardır. Öte yandan örneğin somon balığı türündeki yağlı balıkların içerdiği iyi yağlar, vücudun yağı metabolize etmesini kolaylaştıran yağ asitleri içerirler. Selüliti oluşturan yağlar da bu işleme dahildir.
Yeşil çay: Metabolizmayı hızlandırdığı ve yağ emilimini engellediği bilinen yeşil çay ne zamandır forma girmek ya da sağlığını korumak isteyenlerin favori içecekleri arasında. Şimdilerde yeşil çay selülitin yol açtığı portakal kabuğu görünümüne iyi gelen içeceklerden biri olarak kabul ediliyor. İçerdiği teobromin ve kafein maddeleri, vücutta depolanmış olan yağın çözülmesine yardımcı oluyor.
Sağlıklı olduğu ve selülite iyi geldiği belirtilen yiyecekleri tüketmeye özen gösterirken tuz veşekerden de uzak durmanız önemlidir. Şeker yağ hücrelerinin genişlemesine tuz ise vücudun su tutmasına neden olur. Her iki durum da selülitin oluşması veya kötüleşmesi anlamına gelir. Ayrıca yağlı veya bol kalorili yiyecekleri tüketmeye devam ederseniz, ara sıra yukarıdaki listeden bir iki sebze veya meyve tüketmek beklediğiniz etkiyi yaratamaz.
Lifli yiyeceklere, taze meyve sebzelere öğünlerinizde yer açın. Hazır gıdalardan, işlenmiş yiyeceklerden uzak durmaya çalışın. Beslenmenize ve yaşam biçiminize özen göstererek selülitli görünümü azaltabilirsiniz ancak şu an için selülit problemini kökten çözmenin mümkün olmadığını unutmayın. Faydalı olmaktan çok para tuzağı olan kimi ürün ve hizmetlere karşı dikkatli olun.